Dünyada en yaygın görülen hastalıklardan biri olan migren,
genellikle başın bir yarısında gelişen şiddetli ve zonklayıcı tipte baş ağrısı
olarak tanımlanıyor. Hayat kalitesini ciddi boyutlarda düşürebilen ve
Türkiye’de 12 milyon kişiyi etkileyen migren hava değişiminden etkilenen bir
hastalık. Özellikle sonbahar mevsiminde ısının düşmesi, azalan nem, barometrik
basınç değişimi ile rüzgar gibi faktörler migreni tetikleyebiliyor. Yapılan pek
çok çalışma, mevsimsel migren ataklarının sonbaharda diğer mevsimlere göre daha
sık görüldüğünü ortaya koyuyor. Dr. Nebahat Bilici, migren ataklarını azaltmak
için yıl boyunca tavsiye edilen önlemlerin yanı sıra sonbahara özgü bazı
tedbirlerin de alınması gerektiğine dikkat çekerek, “Migren düzenli bir hayatı
seviyor. Dolayısıyla diyet, egzersiz ve uyku döngülerinde alınacak olan
önlemler migren ataklarında azalmayı sağlıyor. Ayrıca özellikle lodoslu
havalarda mümkünse dışarıya çıkmamak, vücudu mikroplardan korumak ve D vitamini
eksikliğine karşı önlem almak, alerjiye yatkınlık varsa tetikleyici etkenlerden
kaçınmak sonbahar aylarında en çok dikkat edilmesi gereken önlemleri
oluşturuyor” diyor. Dr. Nebahat Bilici, sonbahar aylarında migren atıklarına
karşı dikkat etmeniz gereken 6 kuralı anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda
bulundu!
Hava raporunu yakından takip edin
Sonbaharda hava ısısının düşmeye başlaması, havadaki nemin
azalması, barometrik basıncın değişmesi ve rüzgar gibi faktörler migren ataklarında
tetikleyici rol oynuyor. Araştırmacılar, barometrik basınçtaki düşüşün
beyindeki kan damarlarının genişlemesine yol açarak migren ataklarını
artırdığını saptamış. Rüzgar, özellikle de lodos migren ataklarını, üzerinde
taşıdığı çeşitli toz ve mineral partikülleri nedeniyle artırıyor. Dr. Nebahat
Bilici, sıcaklık ve basınç değişikliklerine karşı duyarlıysanız hava
tahminlerini yakından takip etmeniz gerektiğini belirterek, “Bu sayede lodoslu
havalarda dışarıya çıkmayabilir veya mecbursanız lodos ile savrulan ve migren
atağını tetikleyen partiküllerden korunmak için sokağa çıkarken maske takmak
gibi önlemler alabilirsiniz” diyor.
Sonbahar alerjilerine karşı önlem alın
Sonbaharda bazı hastalar hem alerjiden hem de migrenden
muzdarip olabiliyor. Yapılan bir çalışmada, alerjisi olan her iki hastadan
1’inde migren tespit edilmiş. Alerjenler yüksek miktarda olduklarında
vücudumuzun ürettiği histamini (bağışıklık yanıtlarının düzenlenmesinde rol
oynayan bir salgı ) artırıyor ve bu tablo da sinüslerde iltihap oluşturarak
migreni tetikleyebiliyor. Alerjiye yatkınsanız alerjenlerden kaçınmayı veya
hekiminiz tarafından tavsiye edilen alerji ilaçlarınızı düzenli kullanmayı
ihmal etmeyin. Ayrıca sinüslerdeki iltihapların ilerlemesini önlemek ve
sekonder migren ataklarını azaltmak için oda havasını temizleyen hepa flitre,
anti alerjik yatak ve yastık kaplamaları kullanmanız oldukça yardımcı
olacaktır.
Vücudunuzu
mikroplardan koruyun
Sonbaharda soğuk algınlığına veya gribe yol açan virüsler
üst solunum yollarında ve sinüslerde iltihaplanma ile tıkanıklık
oluşturabiliyor. Bu etkenler de migreni tetikleyebiliyor. Dolayısıyla
mikropları vücudunuzdan uzak tutmanız migren ataklarına karşı almanız gereken
bir başka önemli tedbirlerden. Dr. Nebahat Bilici, “Gün boyunca ellerinizi
yıkamak, el dezenfektanları kullanmak ve hasta insanlardan uzak durmak, soğuk
algınlığı ile gribin tetiklediği sonbahar migrenini önlemeye yardımcı
olacaktır” diyor.
Hafta sonları uykusuz kalmayın
Migren ataklarından korunmak için sağlıklı uyku
alışkanlıklarına öncelik vermeniz çok önemli. Ancak sonbaharda gün ışığı
azalıyor ve bunun sonucunda uyku düzeni de değişiyor. Bu düzen bozulduğunda
migren ataklarının sıklığı artıyor. Migren ataklarına karşı hafta sonları da
dahil olmak üzere her gece 7-8 saat kaliteli uyumaya özen gösterin.
Beslenme
alışkanlığınıza dikkat edin
Migreni tetikleyen gıda kaynaklı faktörlerden kaçınmak için
ne yediğinizin ve içtiğinizin farkında olmanız büyük öneme sahip. Yemek günlüğü
tutmanız ve gıdayla ilişkili olan migren tetikleyicilerini belirlemeniz,
bilinçli seçimler yapmanıza yardımcı olabiliyor. Ayrıca açlık nedeniyle oluşan
kan şekerindeki düşüş de migren ataklarını tetikleyebildiği için ana ve ara
öğünlerinizi atlamamaya da dikkat edin.
D vitamini seviyenize
baktırın!
Havanın soğumaya başlaması ve gündüzlerin kısalması iç
mekanlarda daha fazla zaman geçirmemize
yol açıyor. Cildimiz güneşe maruz kalarak D vitamini üretiyor,
dolayısıyla dışarıda fazla zaman geçirmediğimizde D vitamini seviyemiz düşüyor.
Yapılan araştırmalara göre; D vitamini seviyesindeki düşüş migreni
tetikleyebiliyor ve daha sık gelişmesine yol açabiliyor. Yeterli D vitamini
sentezi için haftada en az üç kez yüzünüzü, kollarınızı ve bacaklarınızı güneş
koruyucu sürmeden 15-30 dakika gün ışığına maruz bırakmayı ihmal etmeyin. D
vitamininiz eksikse, doktorunuzun tavsiye ettiği miktarda D vitaminini ağız
veya kas içi enjeksiyon yoluyla telafi edebilirsiniz.