Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Van’da yürütülen çevre yolu çalışmaları sırasında yol 18. Madde mağdurları ve Arsa sahipleri mağdur olduklarını belirterek tepki gösterdi.
Çevre yoluna tekabül eden arazilere kamulaştırma uygulamayan bakanlık, bunun yerine 3194 Sayılı İmar Kanu'nun 18'inci maddesini uygulayarak arsa sahiplerinin arazilerini hisselendirmeyi tercih ediyor. Birçok arazi, sahiplerinin rızası dışında maliyeye devredilirken uygulama kapsamında şu ana kadar bine yakın kişinin mağdur olduğu belirtiliyor.
HÜDAPAR Van İl Başkanı Rasim Sayğın,Van Emlakçılar Derneği Başkanı Orhan Özek, ve 18. Madde mağdur olan vatandaşlar ile basın açıklaması yapıldı.
HÜDAPAR Van İl Başkanı Rasim Sayğın, Çevre yolu bitti, artık son aşamaya geldi şeklinde haberler görmeye devam ediyoruz. Bu anlamda çevre yolunun ne aşamada olduğu görmeniz için burada bir basın açıklaması yapmak istedik. 61 kilometrelik bir çevre yolu yapılması söz konusudur. Bunun tamamlanan kısmı sadece 21 kilometredir.
Yaklaşık olarak 40 kilometresi halen olduğu gibi duruyor. Deyim yerindeyse halen çivi çakılmamış. Bugün çevre yolunun bitirilmesiyle ilgili olarak konuşulacak çok ciddi meseleler var. Ama daha acil olan bir durum var ki, oda milletin bu çevre yolu uygulamasıyla ilgili olarak 18. Madde uygulaması ve neticesinde gelen mağduriyetlerdir. Diğer illerde yapılan yollara, çalışmalara, viyadüklere baktığımızda, bunlara ayrılan bütçelere baktığımızda Van’ın 61 kilometrelik çevre yolu bütçe açısından devede kulak kalır. Kamulaştırma yapılarak Van Çevre Yolu bitirilebilirdi.
Fakat hükümet işin kolayına ve ucuzuna kaçmaya çalıştı. Milletin zihninde oluşan algı ise, işin bütçeden ziyade cezalandırmaya yönelik bir davranış olduğu şeklindedir. Zira geçmiş dönemlerde yapılan açıklamalarda özellikle ‘belediyeyi alalım o zaman bakın çevre yolu nasıl bitiyor’ şeklinde açıklamaları da duyduk. Buradaki çalışma ağır mağduriyetler doğuracak bir boyuta varmıştır. İnsanlar birbirine ortak edilmiştir. Vatandaşların arazilerinden %45 bir kesinti yapılıyor, bu kesintiler yetmezmiş gibi insanlar bu araziler üzerinden birbirlerine ortak ediliyor. Bu ortaklıklar neticesinde insanlar kendi müstakil parsellerine kavuşamıyor. Buraya ortak edilen insanlarla, arsa sahipleri arasında ciddi husumetler yaşanıyor. Bölgede insanların bir karış toprak için birbirine kıydığı sayısız örnek var. İnsanları birbirine düşürmeyin. İnsanların birbirine karşı husumet doğuracak ortamlar oluşturmayın. 61 kilometrenin hesabını insanların birbirine düşecek ortamlara sürüklemeyin. Çözüm olarak yapılacak en hızlı şey, 1000 metrekarelik parselleme uygulamasından vazgeçilmesi, 500 metrekarelik parsellere dönüştürülmesi, insanların birbirine ortak edilmesinden vazgeçilip, kimin hakkı varsa parasının ödenmesi ve devletin özellikle bir taraftan %45 pay alması ve diğer taraftan da burada bulunan kamu arazileri nedeniyle hazine maliyesinin bu vatandaşlara ortak edilmesi uygulamasından vazgeçilmelidir. Burada çok acil ve önemli bir sorun var. Hayati bir mesele var. İnsanlar birbirine düşecek seviyeye gelmiştir. Yürütmenin başı olması hasebiyle Sayın Cumhurbaşkanına, bu konunun muhatabı olması hasebiyle Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanına çağrıda bulunuyor. Milletvekillerine de çağrıda bulunmak isterdik fakat konudan zaten haberdarlar. Ama sessizler. Muhatap olarak bu iki