Van Demokrasi Platformu bir hafta içerisinde akademisyen, gazeteci ve avukatlara yönelik gözaltı ve şiddeti protesto etmek amacıyla basın açıklaması yaptı. Sanat Sokağı’nda düzenlenen açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), İnsan ve Özgürlükler Partisi (PİA), Tevgera Jinen Azad (TJA), Van Kadın Platformu, Tutuklu ve Hükümlülerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Kültür Derneği (MEBYA-DER), Van Barosu, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD), Barış Anneleri Meclisi, Aryen Kültür Sanat, ŞanoWan, Dil Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ARSİSA), Van-Hakkari Tabipler Odası, Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Van İl Koordinasyon Kurulu (İKK), Kamu Emekçileri Sendikası(KESK) Van Kadın Meclisi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV) Van Temsilciliği, Diş Hekimleri Odası, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), JİNNEWS , Mezopotamya Ajansı (MA) çalışanları ve çok sayıda kişi katıldı. ‘Saldırılar lince dönüşmüştür’ Açıklamayı platform adına Van ÖHD Eş başkanı Ebru Demirtepe okudu. İzmir Barosu’nun 22 Ekim’de gerçekleştirdiği Olağan Genel Kurulu’nda ÖHD İzmir Şubesi adına konuşan Avukat Aryen Turan’ın konuşması boyunca bir grup tarafından hakarete maruz kaldığını hatırlattı. Turan’ın Kürtçe “ Jin Jiyan Azadî “ sloganı sonrasında aynı grubun ayağa kalkarak fiziki saldırıya yeltendiğini kaydeden Demirtepe, “Genel Kurul salonunda başlatılan ırkçı ve kadın düşmanı saldırı kendini milliyetçi olarak tanımlayan bir kesim tarafından sosyal medya üzerinden tehdit, karalama ve lince dönüştürülmüştür. Turan hakkında soruşturma başlatıldığı da yargı mercilerince değil Anadolu Ajansı tarafından sosyal medyada paylaşılmıştır” dedi. ‘Jin Jiyan Azadi sloganı sınırları aşmıştır’ Demirtepe konuşmasının devamında “Jin Jiyan Azadî sloganı Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesiyle yaratılmış, bugün ise sınırları aşmış, ekolojik yaşamı savunanların, anti-faşist, anti kapitalistlerin, sömürgeciliğe karşı direnenlerin, 21. yüzyılı kadın devrimlerinin yüzyılı yapmak isteyenlerin sloganı olmuştur. Jîna Amînî’nin katledilmesiyle tüm dünya kadınları tarafından haykırılan ‘Jin Jiyan Azadî’ sloganına tahammül edemeyen bu zihniyetin baskıcı İran Molla Rejiminde farkı yoktur ve tarihin karanlık dehlizlerine gömülmeye mahkumdur” diye konuştu.
‘Gazetecilik suç değildir’ Demirtepe, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında dün 11 gazetecinin gözaltına alınmasına da tepki gösterdi. Demirtepe, “Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün gözaltılara dair basına servis ettiği görüntülerden, 3 gazetecinin insanlık onuru ile bağdaşmayan ters kelepçe uygulamasına ve hakarete maruz bırakıldığı, başları eğilerek orantısız güç kullanıldığı anlaşılmaktadır. Hatırlatmak gerekir ki gazetecilik faaliyetleri suç değildir ve yargılama konusu yapılamaz. Bu nedenle özgür basın emekçilerinin derhal serbest bırakılması gerekmektedir” çağrısında bulundu. ‘Şebnem Hoca toplumun ak yüzüdür’ Adli Tıp Uzmanı ve TTB Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın hedef gösterilmesi ardından gözaltına alınmasına da değinen Demirtepe,“Kimyasal silah kullanımına ilişkin Medya Habere yaptığı değerlendirmeler nedeniyle hedef gösterilerek, edilmiş ve çağrılması halinde uygun bir zamanda ifadeye gidebileceğini bildirmesine rağmen bugün hukuka aykırı bir şekilde gözaltına alınmıştır. Şebnem Hoca ömrünü halk sağlığını korumaya adamış bir bilim insanı ve hak savunucusudur. Şebnem Hoca bu toplumun yüz akıdır” dedi. Mücadeleyi büyütme çağrısı Demirtepe son olarak, “Metinde imzası bulunan kurumlar olarak ÖHD’li avukatların, TTB Merkez Konsey Başkanı Şebnem Hoca’nın, gözaltına alınan gazetecilerin yanında olduğumuzu bildiriyor, hak ihlallerine karşı hep birlikte mücadelemizi yükselteceğimizin sözünü veriyoruz. Herkesi bu mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz” dedi. Açıklama slogan ve zılgıtlarla sona erdi