Kürt tarihinin önemli isimlerinden Aram Tîgran, Egîdê Cimo, Mesture Erdelanî, Baba Tahirê Hemedanî (Baba Tahirê Ûryan) ve Dengbêj Sûsika Simo’nun portrelerinin yer aldığı çalışmalar, hem yurttaşlardan hem de bölgeyi ziyaret eden İranlı turistlerden yoğun ilgi gördü. Günlerdir süren çalışmaları görenler, duvar resimlerinin önünde fotoğraf çektirerek sanatçılar hakkında bilgi aldı.
Kılıç: “Kürt Değerlerini Yaşatmak İstiyoruz”
Çalışmanın önemine dikkat çeken Belediye Meclis Üyesi Sait Kılıç, belediye olarak Kürt değerlerini yaşatmak için benzer projelerin devam edeceğini vurguladı. Kılıç, resimleri yapılan isimlerle ilgili şunları söyledi:
“Biz istiyoruz ki bu halkın sanatını, değerini, doğasını sokaklarına ve duvarlarına yansıtalım. Burada gördüğünüz Mesture Erdelanî, Kürt bir kadın tarihçidir. Yine Baba Tahirê Ûryan, çok önemli bir şairdir. Ahmedê Xanî, Yunus Emre, Ömer Hayyam gibi büyük şairlere ilham olmuştur. Dörtlükleriyle tanınan Baba Tahirê Ûryan, şiirlerinde derin bir duyguyu dile getirir.
Sûsika Simo, Kürt dengbêj geleneğinin en güçlü kadın seslerinden biridir; onun sesinde Kürt tarihini ve edebiyatını bir tablo gibi görebilirsiniz.
Aram Tîgran ise Kürtler ve Ermeniler arasında bir köprü görevi görmüştür. Bu sorumluluğu büyük bir sevgiyle taşımış ve başarıyla yerine getirmiştir.”
Kılıç, yapılan çalışmanın Kürt tarihi ve kültürel değerleri görünür kılmak adına küçük ama anlamlı bir adım olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Kürt tarihi ve değerleri uzun yıllar boyunca yok sayıldı. Biz ise onları yaşatmak ve halkımıza yeniden tanıtmak istiyoruz. Sokaklarımızda bu halkın kültürel mirasını yaşatarak geleceğe taşımayı hedefliyoruz.”
Resimlerde Geri Dönüşüm Malzemeleri Kullanıldı
Çalışmayı gerçekleştiren ressamlardan biri olan Erdal Karaman, projede geri dönüşüm malzemeleri kullandıklarını belirterek şu bilgileri paylaştı:
“Aryen Hûner Sanat olarak İpekyolu Belediyesi’nin bize sunduğu bu projeyi farklı bir sanat anlayışıyla hayata geçirmek istedik. 1900’lerin sonunda gelişen geri dönüşüm temelli sanat akımından esinlendik. Çünkü sanat bir zamanlar sadece belli bir kesimin erişebildiği bir alandı. Biz ise ‘her şey sanattır’ anlayışını görünür kılmak istedik.
Bu çalışmalarda kumaş, tutkal, çivi, boya gibi birçok geri dönüşüm malzemesi kullandık. Hem estetik hem de dayanıklı olması için suya ve kış koşullarına uygun tekniklerle üretim yaptık. Bu yönüyle sokak sanatıyla geri dönüşümün birleştiği özgün bir çalışma ortaya çıktı.”